Tarihçemiz
TARİHÇE
Topaloğlu ailesi
TC Başbakanlık
arşivlerinden çalışarak elde ettiğimiz kısaca bilgiler şöyledir.
1460'lı yıllardan sonra Hazar bölgesinden TOPALOĞLU ailesi Artvin'den Kocaeli
ne kadar tüm Karadeniz bölgesine yayılmıştır. Anadolu'nun değişik illerinde de
yerleşmiş olduğunu görmekteyiz.Yaptığımız çalışmalara göre yaklaşık olarak yurt
genelinde ailemizin sayısı iki yüz bin civarında görülmektedir.Şuandan
sitemizi takip ederseniz 15 ilimizde yaklaşık olarak 24 yaş üstü on
bin kişiyi sitemiz programına yüklemiş bulunmaktayız. Çalışmalarımız bu
doğrultuda devam etmektedir.Sizlerinde aile hakkında bilgi verebileceğiniz
herhangi bir şey olursa haber sayfasından girebilirsiniz daha detaylı bilgiler
için çalışmalarımız devam etmektedir.
KEPENEK AİLE TARİHİ İle
ilgili yaptığımız araştırmalar sonucu elde ettiğimiz bilgiler aşağıdaki
gibidir.
1- Menşe,
Kepenek kelimesi , bir
soyun değil aslında bir yayla köyünün adıdır. Erzurum'a bağlı HORASAN ilçesine
10 km mesafede ve merkeze bağlıdır.
Aslında Bağdat'tan hicret
eden Hz.Abbas taraftarlarından bir aileye mensup Pirvelizade ünvanını alan
ecdadımız tahminen 1760 miladi yılında Horasan civarına gelerek bidayette
Zivens köyüne yerleşmiş, kısa zamanda civardaki Ardi, Ciceyrek, Tenzile,
Pekecik, Alakilise, Az ve Zars gibi köylere dağılıp mekan tutmuşlar ve
kalabalık bir aile ve nüfus sahibi oldukları cihetle kısa zamanda civarlarına
hakim olmuşlardır.
Oturdukları saha yayla ve
kendileri münhasıran hayvancılıkla iştigal ettiklerinden geniş yaylaklara
ihtiyaç hissetmişlerdir.
Bugünkü kepenek köyünün
bulunduğu yer o zamanda kış zamanlarında rüzgar ve fırtınadan hayvanları
barınıp muahafazasına elverişli mahfuz bir yer olduğundan çobanların sırtlarına
alarak kar ve yağmurdan korunduğu vasıta ismi olan ad bu kuytu yere verilmek
suretiyle kışın hayvanların sığındığı bu yere mahalleye ''kepenek'' adı
verilmişti.Civar köylerde yerleşen Pirvelizadeler hayvancılık için çok faydalı
addettikleri bu yeri zamanla ellerine geçirmişler ve burada mesken yaparak
yerleşmiş ve geniş arazileri tapulamışlardır.
Çok geniş ve nüfuslu bir
aile olan Pirvelizadeler devrin Erzurum valisinin dahi tanıyıp ziyaret ettiği
ve hatrı sayılır bir kabile olarak burada yaşamışlardır.
Kepenek köyü,
kepenek ve diğer Pirvelizadeler soyundan gelen nesillerin, meşhur Rus harbinin
cereyan ve çok canverdiği Köprü köyü ve Çobandede ye de yakındır.
2- İkinci Mühaceret,
Son Oğuz akınlarından
sonra Kepenek köyündeki Pirvelizadelerden iki kişi bir cinayet yüzünden diğer
mücahirlere katılarak ve tahminen 1780 miladisinde Hemşin cihetine doğru
gitmişlerdir.
Hemşin'in Sagirli (Zuga
Orta) köyünde yerleşen bu iki akraba çoluk çocuğu ile biraz çoğalmış ve
hayvancılık için araziyi dar bulmuş olduklarından babaları vefat etmiş bulunan
Pirali'nin evlatları, Memiş, Şişman, Ali ve Mustafa adındaki dört kardeşte
tekrar mücahir olmuştur.
Sagirli (Zuga) köyünde
kalanlar halen burada kısmen mevcut ise de sonradan buradan ayrılıp bir kısmı
Çayeli ilçesinin erenler köyüne yerleşmiştir. Gerek Venekdereye gidenler ve
gerekse Sagirli köyünde bulunan aileler soy adları almışlardır.
Son zamanlarda yine
Sagirli köyünden kalkıp Kars ın Göle kazasında yerleşmiş bulunan ve yine Aydın
ve Erturan soyadlarını almış bulunan aileler orada hayvancılık ve ticarette
ilerlemişlerdir.
Hopanın Hendek ve Zurbice
köylerine vaki çoğalma sebebiyle artık sığamaz olan Topaloğulları ve
Tosunoğulları zamanla yine Hopa nın Kemalpaşa Nahiyesine bağlı köprücü, Boçka
kazasının Begnaman, Çifteköprü ve Maral bucağının küre köylerine sıçradıkları
gibi Adapazarı, Düzce, Karasu gibi uzak muhitlere göç edenleri de olmuştur.
Çabuk muhit yapmakta
kabiliyetli ve çalışkan olan bu soy muhitlerine kendilerini sevdirdikleri gibi
iktisaden de ileri bi duruma yükselmişlerdir. Aşağı yukarı elli sene evveline
kadar hayvancılıkla iştigal etmişlerse de son zamanlarda ticaret ve
nakliyecilik işleriyle daha ziyade uğraşmaya başlamışlardır. Hayvancılıkla
iştigalleri sebebiyle Ardahan yakınlarındaki Bilbilhan yaylalarında yaylalar edinmişler
ve hatta Tosunoğullarından bir kısım geçitli yaylasına çok yakındaki Ardunç
kazasına bağlı geçitli köyüne yerleşmişlerdir. Diğerleri ise yaz aylarında
yaylalara çıkmakta ve kış aylarında ise kışlıklar kiralamak suretiyle veya
sürülerini tekrar Hopa ya getirmek suretiyle mevsimi geçirmektedirler. Son
zamanlarda hayvancılık pek revaçta değildir.
Hopada da hayvancılık ve
ticaretle iştigal ilerlemiş ve fakat tahsile ehemmiyet verilmemiştir. Son
zamanlarda bu nakiseyi hissedenler bu yoldada gayret göstermeye başlamışlardır.
Karakterleri itibariyle
mücadeleci , azimkar ve inatçıdırlar. Birbirlerine çok bağlı ve asabi
mizaçlıdırlar.Yardımdan hoşlanırlar. Bariz hasisiyetlerden biriside ailede dede
adının sonra gelenlere konması suretiyle devam ettirilmesidir.
3- Üçüncü Mühaceret,
Yukarıda bahsedildiği
şekilde Sagirli köyündeki toprakları kendilerine kafi bulmayan Memiş, Şişman,
Mustafa ve Ali bazı komşuları ile birlikte sahile doğru inerek Ardeşenin
Yeniyol (Öce) köyüne gelerek birakardeşleri olan Şişman ı buradaki diğer
arkadaşları ile yerleşmek üzere bırakmış ve diğer üçüde Hopaya doğru yola devam
etmişler ve orada yerleşmişlerdir.
Öce köyünde kalan Şişman
ile bir kız yüzünden silahlı mücadeleye girişip diğer komşularına karşı kuvvet
ihtiyacını hisseden Şişman Hopa da ki kardeşlerine giderek bunlardan Memiş'in
yanına gelmesini istemiş ve böylece Memiş ve Şişman halen olduğu gibi bu köyde
yerleşip çoğalmışlardır.
Yalnız Yeniyol köyünden
yine bir cinayet yüzünden çıkmaya mebur kalan Yakup adındaki şahıs Bandırma'ya
gitmiş ve neticede Susurluğa bağlı Ümideli köyünde yerleşmiş ve halen torunları
ve bir oğlu hayattadır.
Öce köyünde temel tutarak
yerleşen iki kardeşten Şişman ın torunu olan Kolçak'ın oğlu Mustafa değirmen
ustası olarak gittiği Fındıklı'nın Sümer köyünde iç güveysi olarak yerleşmiş ve
orada (Şişmanoğlu) lakabı ile birkaç hane kadar artmıştır.
Halihazırda Yeniyol
köyünde yerleşen Şişman'dan çoğalan Kepenekliler- ' Şişmanlar, Kepenek,
Devrimsel ' soyadlarını almış bulunmaktadır.
Keza diğer kardeş olan
Memişten artmış bulunanlar ise Kepenek Tuna, Sönmez, Alpteki,n gibi soyadları
almışlardır.
4- Hopa'da yerleşen iki
kardeşin çoğalıp dağılması ;
Bidayette Hendek ve
Zürbizi köylerinde yerleşip çoğalan ve halen ekseriyetini bu köylerde teşkil
eden Kepenekli ailesi ilk defa Zürbici ye yerleşmiştir. Daha evvel bu civarda
yerleşmiş bulunan lazlar iki genç olan Ali ile Mustafa yı kastederek iki çocuk
manasını taşıyan Zürbici ismini bu köye vermişlerdir.
Bilahare bir domuz avında
ayağından yaralanan Ali'ye TOPAL takma ismi takılmış ve ayrıca gürbüz bir
delikanlı olan Mustafa'ya da yine ikinci bir ad olarak TOSUN denildiğinden bu
iki kardeşin adı da tosun ve topal olarak kalmış ve bilinmiştir.
Bir hayli çoğalmış olan
TOPAL ve TOSUN ' dan türeyenler iki öz kardeş çocukları olduklarını ve Yeniyol
köyünde de iki öz kardeşlerinden artanları bilmeyecek kadar temasta
bulunamamışlardır.
Burada bir hayli artan
Topaloğullarından bir kol Adapazarı na giderek yerleşmiş ve iş sahibi olmuş,
Karasu-lahana köyünde ve civarında artarak nüfus ve servete sahip olmuşlardır.
Hopaya gelen Topal ve
Tosun'dan çoğalanlara TOPALOĞULLARI ve TOSUNOĞULLARI denmiş ve böylece devam
edegelmiştir. Ancak, Tosun un türemelerinden olan Ömer, Ahmet ve Yusuf Hac'ca
giderek hacı olmuşlardır. Bunlardan çok zengin olan Ömer, Balkan harbi
sırasında bila bedel üçyüz küsür koyun Hopa askerlik şubesine verdiğinde
padişahı tarafından kendisine bir Osmanlı bayrağı, bir kılıç ve Paşalık ünvanı
gönderilmiştir. Ancak kendisinin hediyeler geldiği sıarada Batum'da bulunması,
(artık dönememiştir) ve çocuklarının çok küçük olmaları sebebiyle geriye
götürülmüş, böylece Barat alınmamıştır. Fakat bu hadiseden sonra kendisi yine
HACIPAŞA olarak anılmış ondan türeyenlerede HACIPAŞALAR denmiştir.
HEMŞİN İLE BU AİLENİN MÜNASEBETİ
Barhal suyu ve Parhal
dağları ile bu civara has olan tulum çalgısı aslen Türk olan
kafkas bulgarlarının eseridir.
Bundan sonra muhtelif
Türk ( Oğuz ) akınlarına sahne olan bu civara Roma İmparatoru
VI. Konstantin zamanında ve M.S. 750-1000 tarihlerinde Ermenilerin Amatuni
soyuna mensup bir göç kabilesi hükümdarları olan hamar idaresinde gelerek
Çayeli nin Senoz, Rize nin Cimil ve Pazar ın, Sarvizan ve Vice deresinin
yüksek kısımlarında oturmuşlar ve buraya kumandanlarına izafeten Hamşen veya Hamamşen
ismi verilmiştir.
Kültürleri ileri bulunan
ve bidayette ekseriyette olan Ermenilerin dil ve adetleri Türklerce öğrenilip
benimsenmiş ve insan arazi ve eşya isimleri de ermenice kelimelerle ifade
adilmekte uzun zaman devam etmiştir. Hemşinlilere ermeni dönmesi diyenler
tamamen uydurma bir iddia ve aslı olmayan tavsifte bulunmuş olmaktadırlar.
Hemşinlilerle Ermenilerin hiçbir ilgisi yoktur.
YAŞAYIŞLARI
Gerek Horasandaki Pirveli
soyu ve gerekse Hemşin gelip yerleşenler tamamen
hayvancılıkla geçinmiştir. Horasanda büyük sürü sahipleri ve hayvancılıkla
zengin olanlarda vardır. Hemşindeki saha ve otlak müsaadesizliği sebebiyle
hayvancılık aynı genişlikte devam edememiş ve bu yüzden Sagirli köyünden dahi
yurtlar aramak maksadıyla ayrılmışlardır. Halil ağa ve diğerleri hayvancılığı
bir hayli ilerletmiş ve ticarete de el atmışlardır.
Yeniyol ve Hopa'da
yerleşen kısım ise bidayette arazinin hayvancılığa elverişli ve geniş zamanında
bunu bir müddet ziraattan ileri bir şekilde devam ettirmişlerse de sonradan
yemiş ve ziraatçilik ön plana alınmıştır.